23 Nisan 2016 Cumartesi

'Kargalar Meclisi' Kitap Yorumu

Novella Dinamik
Özgün adı: Six of Crows
Sayfa Sayısı: 528
Goodreads: 4.41

İntikam duygusuyla yanıp tutuşan bir mahkûm,
Bahis düşkünü bir keskin nişancı,
 Ayrıcalıklı hayatını geçmişte bırakan bir kaçak, 
Hayalet ismiyle tanınan bir casus,
 Hayatta kalmak için sihir kullanan bir cellat,
Ve hepsini bir araya getiren kaçış uzmanı bir hırsız, 6 Tehlikeli serseri 1 Imkânsiz görev. 
Bu ekip büyük bir felaketi önleyebilecek tek seçenek, tabii önce birbirlerini yok etmezlerse.





   Son dönemin en popüler yayınevlerinden biri olan Novella Dinamik'ten çıkan, Leigh Bardugo'nun eseri 'Kargalar Meclisi' kitap yorumu ile karşınızdayım. Bir çoğunuz bu yazarı Martı Yayınlarından çıkan üç kitaplık Grisha serisinden (Gölge ve Kemik...) tanıyorsunuz ama bana tanımak Kargalar Meclisi ile kısmet oldu. Bu kitabı tanıma serüvenim ise şöyle başladı; Seydaghan bu kitabı bana ilk olarak göstermiş ve mutlaka okumamız gerektiğini söyledi, ülkemizde çeviri aşamasındaydı ve bende goodreadsten araştırmaya başladım ve konusu ilgimi çekti. Kitabı Bursa kitap fuarından oldukça uygun bir fiyata aldım. Aslında ben kitabı elime alıp okuyana kadar bu serinin Grisha serisiyle aynı dünyada geçen bir kitap olduğunu bilmiyordum. Grisha serisinin ilk kitabını daha önce almıştım ama okuma fırsatım olmamıştı, daha sonra yazarın aynı olduğunu keşfettim ve biraz daha araştırınca fark ettim ki aynı dünyada geçen farklı serilermiş. O yüzden bilmeyenler varsa aynısı başlarına gelmesin diye söylemek istedim.
  Kitaba başladığım dönem inanılmaz bir reading slump dönemine girdiğim için başlarında ilerlemek benim için çok zor oldu. Yepyeni bir dünya, yeni kurallar, yeni terimler falan derken biraz kitaptan uzaklaştım, o yüzden ilk yüz sayfayı on günde falan okumuşumdur. Bu durum kesinlikle gözünüzü korkutmasın çünkü tamamen benden kaynaklanan bir durumdu. Eğer stresli bir dönemdeyseniz bu kitabı ertelemenizi tavsiye ederim. Çünkü kitap o kadar detaylı yazılmıştı ki her dialogu, her sahneyi teker teker gözünüzde canlandırmazsanız bu kitabın tadını alamazsınız.
   İlk yüz sayfada bu kadar zorlanınca bir ara pes etmeyi ve kitabı bırakmayı düşündüm, ancak bırakırsam bir daha elime alıp okumamın çok zor olacağını biliyordum, iyi ki de bırakmamışım. Kendimi reading slumptan çıkartacak yöntemler keşfetmeye çalıştım ve en azından bu kitap için en etkili yöntem müzik dinlemek oldu benim için. Daha önceki yazımda bu konudan kısaca bahsettiğim için uzatmadan devam edeceğim. Bu kitapta kullandığım OST ise: Game of Thrones'un 1-5. Sezon Soundtrack'leri oldu ki ben kitapla iyi gittiğini düşünüyorum.
   Gelelim kitabın konusuna; aslında kitabın arka yazısı bize konu ile ilgili bir fikir veriyor ama ancak kitabı okurken yavaş yavaş oturuyor her şey yerli yerine. Merak etmeyin ilk bölüm içinde kimin kim olduğunu anlıyoruz ama daha da güzeli ana konu dışında her bir karakterin geçmişleri hakkında bölümler olması. Kitabın içine gizlenmiş bir şekilde bahsetmiş yazar ve konuyla bütünleşmiş, geçişleri anlamıyorsunuz bile bu yönden artı puan aldı benden. Spoiler olmaması için konuyla ilgili pek fazla şeye deyinmek istemiyorum çünkü kitabın güzelliği bu kısmında bence. Karakterleri, birbirleri ile ilişkileri okuyucunun kendi keşfetmesi gerekiyor. Özellikle de bu kitap için...
   Kitabın artısı çok eksisi az.
 Öncelikle Grisha dünyası beni cezbetti. Ben yazarın gerçekten başarılı bir iş çıkardığını düşünüyorum. Okuyucuya yeni bir dünyayı kabul ettirmek o kadar kolay bir iş değil. Beceri isteyen bir şey, öyle biraz şundan biraz bundanla olacak iş değil. Ben Leigh Bardugo'nun dünyasını çok sevdim.
   Karakterleri de çok yerinde buldum. Abartısızdı. Grisha serisi için okuduğum bir blog ya da izlediğim bir vlog'ta (hangisiydi çok net hatırlamıyorum) yazarın biraz fazla güzellik üstüne düştüğünü, güzel erkekler, güzel kadınlardan oluşan bir seri yazdığını ve bunun hoşuna gitmediğinden bahsedildiğini hatırlıyorum. Grisha serisine yeni başladım ve bu konuda biraz biraz ona hak veriyorum ancak bu kitapta yazarın böyle bir takıntısı yok. Aksine karakterlerin bir çok kusurları var. Kişisel fikrim Grisha serisindeki bu durumun, yazarın karaktelerinin Grisha gibi üstün özellikli bir tür olmasından kaynaklı olduğu yönünde. Bu açıdan bakınca da çok rahatsız edici bir durum sayılmaz.
  Gelelim kitabın eksisine... Karakterlerle ilgili bir nokta da puan kırdım. Karakterler sahip oldukları kişiliklere göre gençti! Bence kitabın en büyük kusuru burası, tabii yine söylüyorum bu benim fikrim. Çünkü özellikle baş karakter olan Kaz, çok zeki bir hırsız, üstelik büyük bir çetenin lideri, herkesin korktuğu ve imrendiği bir insan ama ne on yedi yaşında! Hayır, en azından on dokuz olsun, on yedi ne ya? Masal kitabı mı yazıyorsun sen? Hayır, sen daha dün sümüklü çocuktun ne ara çete lideri oldun demezler mi? Ben dedim. Benim için inandırıcılığını kaybettiği nokta bu oldu ama sonuçta benim hayal dünyam değil mi? Ben aklımda karakterlerin yaşlarını bir kaç yaş büyüterek okudum çok daha güzel oldu bence ama keşke yazarda buna dikkat etseymiş.
   Kitap çok şaşırtmalı, beklemediğiniz her şey var bu kitapta. Son sayfasına kadar bu nasıl olur ya diyeceksiniz demedi demeyin. Hala okumadıysanız mutlaka fazla vakit kaybetmeden alın okuyun. Pişman olmayacaksınız. Üstelik devam kitabı olan 'Crooked Kingdom' yurtdışında satışa sunuldu. Umarım bizim ülkemizde de çok çabuk çıkar. Çünkü nasıl bekleyeceğimi gerçekten bilmiyorum.
   Kendinize iyi bakın! Keyifli okumalar...

Puanım:4,5/5












5 yorum:

  1. Bence, karakterlere hayat tecrübeleri, baş etmek zorunda kaldıkları güçlükler ve bunlardan edindikleri deneyimlerle nasıl inanılmaz bir kişiliğe sahip oluşları yerine bedenlerinin dünya üzerinde geçirdiği yılların çokluğuna bakarak yaklaşmak, çok ama çok yanlış ve anlam veremediğim bir bakış açısı açıkçası. Kaz'ın geçmişi hiç anlatılmadan bu korkulan ve yetenekli hırsız imajı verilse neyse, kitabın sonlarına doğru neler yaşadığını okudun herhalde, değil mi? Bunun bir çocuğun, ergenliğe geçen bir bireyin başına geldiğini de unutma, Kaz yalnızca yaşadıklarından hızlıca ders çıkaracak kadar zekiydi. Olgunluk ve temkinli hareket etme gibi şeyler yaşın değil, hayatın sana kazandırdıklarıdır. Kaz bunu çok erken tecrübe etti ve benim için en özel karakterlerdendir.
    Yazara da, karaktere de haksızlık ettiğini düşünüyorum ve sonraki kitaplarda bu dar bakış açısını kırıp karakterleri tam anlamıyla anlayabilmeni diliyorum.

    YanıtlaSil
  2. Ben yazara ya da karakterlere haksızlık etmedim yalnız. Sonuna kadar da yazarı ve yarattığı kurguyu karakteleri övdüm. O konudaki yanlış anlaşılmayı çözmek isterim öncelikle. Senin açıkladığın yöntemle evet belki yaş konusunu kendimce abartmış olabilirim. Ama tekrar altını çizeyim bence yazar da karakterler de muazzam olmuş. Bu konuda bir yanlış anlaşılma yarattıysam özür dilerim.

    YanıtlaSil
  3. Böyle bitmedi zaten.ikinci kitabı yayınlanacak

    YanıtlaSil

Ana Sayfa

Kitaptuber

Popular Posts

Followers

Template Hits